HAYAT KURTARAN ELLERE SELAM OLSUN !

Kıymetli meslektaşlarım,

Bugün, asrın felaketi olarak adlandırılan büyük depremin ikinci yıl dönümü. Bu vesileyle duygularımı sizlerle paylaşmak ve teşekkür etmek istiyorum.

İnsanlığın yardıma muhtaç olduğu zor anlarda hep orada oldunuz. Eminim ki bu yazıyı okuyan çoğu meslektaşım, 6 Şubat depremi sonrası milletimizin desteğe ihtiyaç duyduğu o zor günlerde Hatay, Kahramanmaraş, Malatya ve diğer depremden etkilenen 11 ilde hayat kurtarmak adına büyük bir özveriyle çalıştı. Hatta bu illere ulaşabilmek ve gittikleri yerlerde halka hizmet edebilmek için büyük çaba sarf etti.

5 Şubat 2023 tarihinde, yarının ne olacağını bilmeden nöbete gitmiştik. Yani tam iki yıl önce bugün… Depremin olduğu gece, 5 Şubat’ı 6 Şubat’a bağlayan o karanlık saatlerde, bu kardeşiniz Antakya’da nöbetçiydi. Saat 04.17’de başlayan sarsıntıyla istasyonun dışına çıktık ve o bitmek bilmeyen depremin şiddetini, üzerimize yağmur yağarken etrafın toz duman oluşunu izledik. Depremin durmasının hemen ardından, henüz ailelerimizi bile arayamadan, karşı sokakta bahçe istinat duvarı üzerine çöken bir vatandaşımızı aldık ve hastaneye götürmeye çalıştık. “Çalıştık” diyorum, çünkü her girdiğimiz yol kapalıydı, her ulaştığımız hastane ise içinde sağlık çalışanları ve yatan hastalarla birlikte yıkılmış veya hizmet veremez durumdaydı. O an, bizler de çaresiz kalmıştık.

O gün yaşadıklarımızı yazmak saatler alır ve kelimeler yetmez. Ancak beni o günlerde çok duygulandıran birkaç anıyı kısaca paylaşmak istiyorum. Deprem sabahı, artık gün ağarmıştı. Telsiz frekansımızda Hatay’a giriş yapan ekiplerin anonslarını duyduk. Yanlış hatırlamıyorsam, ilk olarak Aksaray ve Ankara 112 ekiplerinin anonslarıydı. O an, bir kez daha fark ettim ki Sağlık Bakanlığımız, 112 ve UMKE ekiplerimiz kriz dönemlerinde çok hızlı refleks gösteriyor ve personelimiz bu anlamda oldukça yetkin. Onların adeta ismiyle münhasır Hızır gibi yetişmeleri beni derinden duygulandırdı.

Depremin ilk günlerinde, bir vatandaşımızı hastaneye bıraktıktan sonra Antakya girişine doğru seyir halindeydik. O sırada onlarca ambulansın tepe lambaları ve sirenleri açık şekilde peş peşe memleketime giriş yaptığını gördüm. Biz durduk ve o an şehre girişlerini izledik. İşte o an, memleketim için en çok duygulandığım andı. Çünkü meslektaşlarım kol kola vermiş, yardımımıza koşmuştu. Sizleri görmek bizlere güç ve motivasyon verdi.

Deprem nedeniyle yaşadığımız acılar çok fazla… Çok sayıda eşimizi, dostumuzu ve akrabamızı kaybettik. Bunları cümlelerime eklemek istemiyorum. Onları büyük bir saygıyla, içimde en derin hislerle anıyorum. Ancak meslektaşlarımızın varlığını hissetmek bizlere büyük güç verdi. Bunu ifade etmek istiyorum.

6 Şubat depreminde gelen, gelemeyen; uzaktan ya da yakından destek olan; acımızı paylaşıp kalbi bizimle atan tüm halkımıza, meslektaşlarımıza, sağlık camiamıza ve Bakanlığımıza teşekkür ederim.

Depremde kaybettiğimiz canlarımıza, dostlarımıza, sağlık çalışanlarına ve tüm halkımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Kayıplarımızın acısı bir ömür yüreğimizde kalacak. Böyle acıların bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum.

Sevgi ve sağlıkla kalın.

Osman Nuri KUNDAKÇI
Acil Tıp Teknisyenleri ve Teknikerleri-Paramedik Derneği
Genel Başkanı

Paylaş